Marshall Planı’nın 75. yıl dönümü: ‘ABD, Türkiye’nin kendi kendine yeten bir ülke olmasını engelledi’
dönemin ABD Dışişleri Bakanı George Marshallile 3 Nisan 1948yasalaştırılan Marshall planıBEN, 75. yıl dönümü sol arka. temel bilgiler 1947Programda öne sürülen II. Dünya Savaşıdaha sonrasında Avrupayardımcı olmayı amaçlayan ve antikomünisthedefleri olan biri ekonomik yardım paketinden oluşmuş. Bunun nedeni savaşla birlikte Avrupa’da popülaritesinin artmasıdır. senin sol fikirlerin, Sovyetler Birliğiiçin sempati artış olarak görülüyor. Yalnız küresel güçolarak konumlanmak istiyor Amerika Birleşik Devletleri, Mart 1947‘Ayrıca Başkan Harry Truman‘ile ilgili, KongreAvrupa’ya hitaben yaptığı konuşmada komünistfikirlerin yayılmasını önlemek için gerekli olduğunu’ ilan etmekamacını belli etti.
zaten savaş sonrası ortamda ekonomiiyice kötüleşmeAvrupa’da, İngiltere dış borcuekonominin çeşitli sektörlerinde üretim üç katına çıktı. yüzde 50, Fransa‘içinde yüzde 60, Almanya‘içinde üçlü azalmıştı. ABD ekonomisi, aksine, savaş yıllarında büyük ölçüde büyüdü. güçlendirilmiş . Çünkü 13 Temmuz 1947‘Ayrıca ParisAvrupa ülkeleri toplandı dışişleri bakanları, Washington‘Avrupa’nın Restorasyonu’ tarafından önerilen Marshall Planını kabul etti.
15 Avrupa ülkesiMarshall Planı’na katılırken İkinci Dünya Savaşı’na katılmayanlar türkiyeAyrıca İsmet İnönüimzasıyla bu yardımları almayı kabul eden 16. ülke yerini aldı. Böylece, Türkiye ilk doğrudan yardımDoları kabul ederek ABD’den almak zorunlumal ve hizmetler için kullanılır. ankaraPlana dahil etme kararı 1953cumhurbaşkanlığına veda ederken Trumanhalbuki ” İngilizler bana artık kuvvetlerini Yunanistan ve Türkiye’de tutamayacakları mesajını gönderdiler. Derhal bir şeyler yapılmalıydı, yoksa Doğu Akdeniz komünistlerin eline geçecekti.”şekilli özetlenmiş . Bu sohbet, YunanistanTürkiye’de ve bu süreçte sosyalistlerin iktidara gelmesini engellemek, bu amaç uğruna. Tampon Bölgekonumlandırmak için hazırlanan planın gizlenmişAynı zamanda ulaşılamaz bir hedef belirledi.
Dahası Ukrayna krizindeSıklıkla karşımıza çıkan plan Almanya Şansölyesi Olaf Scholz Ukrayna’nın yeniden inşasının Marshall Planından çok daha pahalıya mal olacağı söylendiğinde bu bir kez daha hatırlandı. Ukrayna Devlet Lideri Volodymyr Zelensky’nin de yeni Marshall Yardımı istemesinin ardından alevlenen tartışmalar, G7Ve Avrupa BirliğiŞurada da eleştirildi:
Peki 3 Nisan 1948’de yürürlüğe giren Marshall Yardımı’ndan sonra Avrupa’da ve Türkiye’de neler oldu? Dış politika uzmanı Hasan Erel konuyu Sputnik’e anlattı.
‘ABD bu yardımla hurdaya ayrılacaklarını bize vererek bir taşla iki kuş vurmuş oldu’
Marshall Planı’nın aslında ABD’nin Avrupa’yı hedef alan bir planı olduğunu belirten Erel, şöyle konuştu: 2. Bir anlamda Avrupa’nın 2. Dünya Savaşı’ndaki yıkımını telafi etmek amaçlanmıştı ama asıl amaç NATO’nun kurulmasıyla Avrupa ve Türkiye’yi anti-komünist kampta toplamaktı. Mashall Planı, Truman Doktrini’nin Sovyetler Birliği’ni tehdit olarak gördüğü Avrupa ülkelerini ve özellikle Batı Asya’daki karakol ve coğrafi jeopolitik konumu açısından en değerli ülke olan Türkiye’yi kampta tutmak için verilen bir rüşvetti. Bu ekonomik yardım, savaştan büyük ölçüde harap olmuş Almanya, Birleşik Krallık, Avusturya ve Belçika gibi Avrupa ülkelerinde normalde çok daha fazlaydı. Ancak Türkiye’nin aldığı toplam yardım 137 milyon dolar. Bu yardım, elbette, daha çok, modası geçmiş Amerikan cihazlarının veya savaştan kalma kamyon ve silahların Türkiye’ye bağışlanması şeklindeydi. ABD hurdaya ayrılacağını bildirdi ve bir taşla iki kuş vurdu.”dedi ve ekledi:
‘Türkiye’nin işlevsiz bir ülke olmasının temelleri Marshall Yardımları ile atıldı’
“Marshall Aid bir sömürgeleştirme ve rüşvet aracıdır”
Marshall Yardımı’nın Türkiye’ye verilmesinin şüpheli olduğunu vurgulayan Erel, şöyle konuştu: “Türkiye savaşa girmediği için savaşta yıkılmadı. Buradaki temel amaç, Truman Doktrini çerçevesinde Sovyetler Birliği’ni çevreleyecek anti-komünist, anti-Rus, anti-Sovyet bir cep oluşturmaktı. Marshall Yardımı bunun önemli bir ayağı, önemli bir sömürgeleştirme ve rüşvet aracıdır. Bence faydası yok, zararı var. Çünkü Türkiye’de Atatürk döneminde başlayan üretim devriminin de başarısızlıkla sonuçlanmasına ve duraklamasına neden olmuştur. İthalat alışkanlığı başladı ve o yıllardan itibaren ABD mallarının çok kaliteli olduğu imajı oluştu. Bu nedenle Marshall Planı sonucunda Türkiye’nin ve ABD’nin kontrolündeki diğer tüm Avrupa ülkelerinin ne kadar ekonomik kayıplar verdiklerini gördüğümüzde bunun ne kadar zehirli bir yardım planı olduğunu söyleyebiliriz.dedi.
‘ABD, Türkiye’nin kendi kendine yeten bir ülke olmasını engelledi’
Diğer zamanlarda da emsal yardımların yapıldığına işaret eden Erel, şunları kaydetti: “Ünlü ikili askeri anlaşmalar var; bunların bir kısmı NATO kapsamında, bir kısmı da ABD ile Türkiye’nin tam ortasında yer alıyor. Asker kökenli bir yazar olan Erol Bilbilik, kitaplarında bunları çok güzel anlatmış ve bu ikili anlaşmaları da anlatmıştır. Askeri malzemelerin Türkiye’yi bağımlı hale getirmek için verildiği sonradan ortaya çıkan bilgi ve belgelerle ispatlandı. Örneğin ABD’nin sağladığı silahlar bu kapsamdadır. Türkiye, Kıbrıs Barış Harekâtı’nda ABD’nin ambargo koyması nedeniyle bu teçhizatı kullanmadı. Yeni silahlar vermedi, yeni yardımlar yapmadı, antlaşmaya uymadı. ABD, Türkiye’nin kendi kendine yeten bir ülke olmasını engelledi. 1948 yılında Marshall Planı ile başlayan süreç günümüze kadar gelmiştir. Türkiye’deki siyasi tablo Batı ülkelerinde tartışmalı hale geldi, Türkiye’de ulaşılamayan Avrupa Birliği üyelik havucu uzatıldı. Yani bu hep böyle Batı’nın kapısında yoksul bir yarı-sömürge ülke konumuna indirgenmiştir. . Bence ‘yardım’ denen tüm sürecin özü bu.ifadeleri kullandı
“ABD artık Marshall Planı için emsal teşkil edecek bir şey yapamaz ama dünyanın yeni güçlerinin katılımıyla yapılabilir”
Ukrayna krizinde de gündeme gelen Marshall Planı dahil Batı destekli yardımlara değinen Erel, şöyle konuştu: “Batı artık o durumda değil. ABD’nin kendi altyapısı şu anda çöküyor. Eğer yeni bir Marshall Planı başlatacaksa, ABD önce kendini elden geçirmelidir. Yıllardır Amerikan medyasında demiryolu köprüleri, otoyollar, fabrikalar gibi her türlü altyapının en az 4-5 trilyon dolarlık raporları yazılıyor, çiziliyor. Ne Trump ne de Biden onu iyileştiremedi. Her gün ABD’de bir trenin alabora olduğu ve orada kimyasal bir felaketin meydana geldiği haberlerini görüyoruz. Doların uluslararası rezerv para birimi olma özelliği gözden kaçarken, tüm parayı finansa yönlendiren ve kendi ülkelerini eskisi gibi tatmin edemeyen ABD’nin Ukrayna’daki şirketlerine istihdam yaratmak için yeni bir plan yapması çok zahmetli görünüyor. tartışıldı. Muhtemelen, bunu farklı ve geniş bir işbirlikçi bir şekilde yapabilir, ancak şimdi bunu dünyanın yeni güçlerinin yeni koşullarıyla yapabilir. ABD’nin tek başına Avrupa’ya, Asya’ya, Afrika’ya yapacağı Marshall Planı gibisi yok. Ukrayna veya Suriye yeniden yükselecek olsaydı, muhtemelen yeni dünya güçleri tarafından yapılırdı. Başta Çin, BRICS ve Rusya olmak üzere daha kapsamlı, küresel ve yeniden kurulmuş bir dünya düzeninde yapılacak” dedi.söz konusu.